MY LEFT FOOT, Christy Brown
M.E.B. tarafından 100 temel eser listesine alınan ve çok satan, çok okunan kitap.
İrlandalı yazar, ressam ve şair Christy Brown tarafından 1954 yılında yazılan Sol Ayağım, en iyi otobiyografi kitaplarından biridir.
Yazar, kitabında tüm zorluklara rağmen anne ve babasının da desteğiyle hayata nasıl tutunduğunu yüreklere dokunan bir anlatımla ele alıyor. Yayımlandığı günden beri büyük bir ilgi gören ve birçok ülkede “En Çok Satanlar” listelerini alt üst eden eser, filmiyle de güçlü bir etki meydana getirdi. 1989 yılında, aynı adla beyaz perdeye aktarılan filmin birçok dalda Oscar adaylığı bulunuyor. Film, Daniel Day-Lewis’e En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazandırırken Brenda Fricker’ı ise En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nün sahibi yaptı.
22 çocuklu bir ailenin hayatta kalan 13 çocuğundan biri olan Christy Brown, bebekliğinde doktorların ümitsiz değerlendirmelerine rağmen annesinin çabalarıyla hayata tutundu. İngiltere ve Amerika’ya yaptığı birkaç seyahat dışında tüm yaşamını İrlanda’nın başkenti Dublin’de geçiren 1932 doğumlu yazar, 1981 yılında 49 yaşında öldü.
Otobiyografiden çok daha öte bir şey olan kitapta, Christy Brown’ın gerçek hayat hikâyesini ve mücadelesini okudukça hayata olan bakışınız değişiyor ve başarmak istediğiniz hedefler gözünüzde daha erişilebilir hale geliyor. Hayata karşı motive edici yönüyle, okunabilecek en etkili kişisel gelişim kitaplarından biri aynı zamanda.
Beyin felci ile doğduğu için doktorların, zihinsel özürlü dedikleri ve fazla yaşamayacağını düşündükleri Christy Brown’ın farklı bir çocuk olduğunu annesi keşfediyor. Doktorların ne dediğini umursamadan ve umudunu kaybetmeden oğlu için her şeyi yapıyor. Koşulsuz sevginin, umudun, vazgeçmemenin, başarının muhteşem hikâyesi. Zihinsel engelli olduğu düşünülen ve sadece sol ayağını kullanabilen Christy Brown 1981'de öldüğünde hem ünlü bir ressam hem de ünlü bir yazardı…
Şartlar ne olursa olsun İnsanın neler yapabileceğinin olağanüstü hikâyesi olan bu kitap bana, şükredeceğim ne çok şey olduğunu, oldukça dokunaklı bir şekilde hissettirdi. Koşullar ne olursa olsun şikâyeti bırakıp bize bağışlanan imkânlara şükredip o imkânları kullanarak güzel şeyler yapabiliriz. Ancak şükür, yalnızca bir sözden ibaret değildir. Şükretmek bir farkında olma hali, bir yaşam biçimidir. Size verilen şeylerin birer lütuf olduğunu fark etmek, dahası hissetmek ve bu farkındalığı eyleme dönüştürmek. Yani sana verilen olanakları kendin, sevdiklerin, insanlar ve çevre için yararlı bir şekilde kullanmaktır. Hesap günü geldiğinde Allah bize, 'Christy Brown kendisine bağışlanan bir sol ayakla, tüm insanlığa yararlı iki kitap yazdı. Sana lütfedilenlerle sen ne yaptın?' diye sorduğunda sunabileceğimiz bir şeyler olmalı. Öte yandan bu şekliyle şükretmek huzurlu ve mutlu bir yaşamın da ilk basamağıdır. Bu soruyu hesap gününe bırakmadan kendi kendimize sormamızı sağlayacak ve belki de bizi harekete geçirecek bu muhteşem hikayeyi herkesin okumasını isterim.
Engelliler, engelli yakını olanlar, engellileri anlamak isteyenler ve geriye kalan herkes okumalı. Bu arada Yazarın, bu kitabın devamı niteliğinde *Her Gün Hüzün* adlı başka bir kitabı daha bulunuyor.